Yeni Yıl

Yeni bir yıl, yeni başlangıçlar ve umutlarla kapımızı çalıyor. Her gün bir yenisini eklediğimiz kaygılar, belirsizlikler ve telaşlar arasında, gönlümüzün huzuru ne çok özlediğini fark ediyoruz. Oysa “müsterih” olmak, yani bütün kaygılardan arınıp gönül rahatlığıyla nefes alabilmek, hayatta en değerli hazine değil midir?

2025 yılı, size ve sevdiklerinize gönül huzurunu getirsin. Kaygılarınız, çabalarınıza değen sonuçlara dönüşsün; yüreğiniz umutla dolsun. Hayatın sadeliğinde, sevdiklerinizin yanında ve kendi içinizde müsterih olmanız dileğiyle, yeni yılınız kutlu olsun.

Unutmayın, gönlü rahat olanın yolu aydınlık olur. Müsterih olunuz.

Mutlu Etmek (Olmak)

Başka birini mutlu etmek, kendisini mutlu etmek için yaptıklarından daha yoğun bir tatmin duygusu yaşatıyor insana. Verdiğiniz sevinç bir yolunu bulur ve size geri döner. Tıpkı verdiğiniz hüzün size geri dönecektir. O yüzden kötü olmaya gerek yok. Nasıl olsa gün gelecek hiçbirimiz kalmayacak bu dünyada. Kimler geldi kimler geçti bu dünyadan. O yüzden birini mutlu ettiğinizde sizde derin bir huzur oluşturuyorsa doğru yoldasınız devam edin. Ama karşılık beklemeyin asla. Nasıl olsa siz farkına varmadan sizi bulacaktır yaptığınız her güzel şey.

Açılan solar, ağlayan güler.

 Çok eski bir atasözüdür: 

“Açılan solar, ağlayan güler.” 

Hayatta hiçbir şey sürekli değildir. İnsan, özellikle bazı acıların, talihsizliklerin kalıcı olduğunu sanır ama hayat hep değişir. Neler görmedik ki şu hayatta, neler yaşamadık ki? Geldiğinde deprem etkisi yapıp darmadağın olduğum anlar da oldu, hiçbir şey yapamayıp sessiz kaldığım anlar da. Ama hep mücadele ettim. Bu azmimi hiçbir zaman yitirmedim. Bazen dibi görsem de hep gökyüzüne baktım. Çıkış noktam oradaydı. Bir sıkıntıyı veren çözümü de vermiştir deyip asla umutsuz olmadım. Her şeyin sahibi olana hamd olsun. Veren de O, alan da O dedim. Umutsuz olmayı asla seçmeyin. Umut hep var. Velhâsıl hiçbir acı sonsuza dek sürmez. 

Gassal

 Son günlerde her yerde karşıma çıkar oldu Gassal adlı dizinin replikleri. 

Gassal; ölü yıkayıcısı demektir. Arapça gasl “yıkadı” kelimesinden geliyor. Gusül de aynı kökten, o da aslında yıkanmak demektir. 

Zordur gassal olmak. İnsanların tuhaf bakışları vardır üzerinizde. Sevdiklerinizi emanet edersiniz son bir temizlik için. İşleri ölü yıkamaktır. Soğuk gelir aslında ilk duyduğunuzda. Ancak onlarsız olmaz. Ebedi aleme yolcularken son temizliği onlar yaparlar. Aslında korkulacak bir durum yok. 

“Zaman diri iken kıymetli, ölenin vakti bol olur.” dedi gassal. Güzel ve anlamlı bir söz. Diriyken kıymetli her şey. Kaybedilince hiçbir önemi kalmıyor.

Mecruh

 Mecruh, yaralı demektir. Cerh ise yaralamaktır. Yarayı iyileştirene de cerrah demişler.  Yarayı açan kim, belirsiz. Dilimizde kalbi kırılana da mecruh denir. Zira görünmese de kalp kırıklığı da yaradır. Şöyle demişti şair: "Kalp yaralanmaz çünkü yaradır."

Nankör

 “İnsan iki ayaklı nankör bir mahluktur.” Nankör; iyiliği   unutan, iyilik bilmeyendir. 

 Nan, ekmek demek. Nankör ise ekmeği görmeyendir.

Ekmekten kasıt emektir, fedakarlıktır. Bu yüzden bunları      heba edene de nankör denir. Nankör olmaktan Rabbim sana sığınıyorum. Emeği göremeyecek kadar aciz  olmaktan sana sığınıyorum.